Haber: ekrem İYİCAN
12 Nisan 2014 Cumartesi
Sn.Beykolular,21.02.2014 tarihinde yukarıda "restorasyonu Büyük şehir Belediyesi mühendisleri tarafından yapılan,Halk arasında 'TERAZİ ÇEŞMESİ' esas adı 'İSAK AĞA ÇEŞMESİ' olan (1163) 1750 yılında yapılmıştır.Tarihten (13 yıl) önce çeşmenin gercek kireçli olan suyu (göze) çok iyi geldigi bilinir. yer altına verilerek (palamar) suyu baglanmış, iki "uydurma" musluk takılarak (264 yıllık) tarihi çeşmenin orjinalligi bozulmuştur.Büyük Şehir belediyesi mühendisleriyle yaptıgım söyleşide,Çeşmenin Restorasyonunu tamamlandıktan sonra gercek suyunun (İSKİ) tarafından bulunarak tekrar eski günlerdeki gibi akıtılacgı söylenmektedir.İnşallah diyoruz ve bekliyoruz.
BEYKOZ'UN EN BÜYÜK PROBLEMİ
(UYUŞTURUCU)
"Beşevler Genclik Dayanışma ve Yardımlaşma Dernegi,Toplum Destekli Polis ve Beykoz Müftülüğünün iş birligiyle Düzenlenen konferansta (Madde Bagımlılığı,Bagımlılık yapan maddeler ,Bagımlılık nedir) gibi konular tartışılarak cevap arandı.En acı verici istatistiki bilgiler Beykoz'da 'SİGARAYA' başlama yaşı 9,'ALKOLE' başlama yaşı 12, 'UYUŞTURUCUYA' başlama yaşı 11" olarak açıklanmıştır.Tarihten (6 ay) kadar önce Beykoz Belediye Başkanlıgının düzenlemiş oldugu,llçe kaymakamınında katıldıgı (Cam el işlerinin) Beykozda yeniden canlandırılması ile panelde tüm yerel gazeteciler davet edilmiş,ben bizzat "BEYKOZ'DA HAREKET" gazetesi adına gündem dışı söz alarak Kaymakam beye Beykoz'un "KANAYAN YARASI UYUŞTURUCU" oldugunu buna bir çözüm bulunması gerektigini vurgulamıştım.O günden bu güne degişen hiç bir şey olmadı. Hatta daha da vahim hale geldigi, yetkili agızların söylemlerinden anlaşılmaktadır. Çok ilginctir,tarihten (1 ay) kadar önce beykoz'dan (İETT) otobüsüne Üsküdar'a gitmek için bindim.Tanıdıgım genc simalardan birisi bana selam vererk hal hatır sordu ve yanıma oturdu.Ben de kendisine nasılsın diye sordugumda hiç iyi degilim. Abi,bizi bu illete (uyuşturucuya) alıştıranların Allah belasını versin kurtulmak istiyorun ancak kurtulamıyorum şu anda (AMATEM'e) gidiyorum kan verecegim Allah kimseyi bu illete düşürmesin diyerek yakınıyordu.Bir Beykozlu olarak çok üzüldüm ama,nasihattan başka yapacağım hiç bir şey yoktu.Bu genc binlerce bagımlıdan bir tanesiydi.(Amerika Rowan Üniversitesi Cooper tıp fakültesi psiikiyatri ana bilim dalı Ög.üyesi) Prof.Dr.PUMARİEGA,aynen şöyle demiştir;"ÖNLEMİNİZİ ALIN,YOKSA, DURUMUNUZ BATI ÜLKELERİNDEN FARKLI OLMAYACAKTIR!" diye uyarmıştır.Son on yılda bagımlılık tedavisi görenlerin sayısı 18 kat artmış,2004 yılında 'AMATEM'e başvuran bagımlı sayısı 13.000 kişi iken,2012'de 227 bin 500'e ulaştıgı vurgulanmıştır.Yani Lise ögrencilerinin %22'si (uyuşturucu ve alkol) kullandıgı saptanmıştır.Bu durum (ADLİ VE İDARİ ) mekanizmaları aşarak TBMM. kadar taşınmıştır.Uyuşturucu konusunda,Branşım geregi donanımlıyım.Şimdi tüm ailelere sesleniyorum,Yeni bir uyuşturucu türü (BONZAİ) çok kolay ulaşılabilen,"sentetik,çok çabuk bagımlılık yapar ve çok tehlikeliidir! Ölüme sebebiyet verebilir.Ayrıca Hafıza kaybı,saç dökülmesi,Halisülasyon görme,Ölüm tribine girme,kalp kalp kırizine" neden olabilmektedir.Evlatlarınız seviyorsanız bu illetten uzak tutunuz!Bu bagımlılıktan kutulmanın tek yolu "TEDAVİ" görmektir.İlk adımı siz atacaksınız, gerisi gelecek o'eski güzel günlere (1 yıl) içerisindeyeniden dönme imkanınız var.Ne kadar erken tedaviye başlarsanız, o kadar çabuk iyileşme imkanınız oldugunu unutmayınız.Saglıklı, Mutlu günler dilegimle.
11 Nisan 2014 Cuma
SANDIK ÇEŞİTLERİ
SANDIK ÇEŞİTLERİ
Bilindigi gibi sandıklar çok çeşitlidir.(seçim ,çeyiz,ayakkabı boyacısı pazar) v.s sandıkları gibi.30 Mart.2014 'de yapılan yerel seçimlerin mulak galibi yine "AK PARTİ", %45 üzerinde oy alarak tescillenmiştir.Diger partilerin (şapkalarını) önüne koyup nerde yanlış yaptıklarını defalarca düşünmeleri gerekmektedir.Aksi halde,aynı yerde dönüp durcaklardır.Demokrasinin temeli olan sandık "SEÇİM SANDIGI" dır.Ancak,bu sandıgın sadece araç oldugunu unutmayalım.Seçim sandıgı,demokrasinin gerektirdigi EŞİT ŞARTLARDA yapılan halkın seçimidir.Demokrasi ise,sanduıktan sonra yapılan Demokratik çalışmalardır.Seçilen lider aldıgı "oy" karşılıgında,"Demokratik,adil ve kaliteli" bir çalışma yapmazsa,seçim sandıgının "ÇEYİZ" sandıgından hiç bir farkı kalmayacaktır.Demokrasi, sadece sandıkla bitmiyor.Hani dilimizde devamlı olarak sandık,Demokrasinin temelidir deniliyor ancak,bu temel üzerine "egreti bir baraka" veya "bahçesi çiçeklerle bezenmiş,çok güzel bir ev de yapılabilir." (5 yıl) boyunca görüşlerimizi özgürce söyleyemiyorsak,Seçilmiş kişileri eleştiremiyorsak,gerek oldugunda yasalar çerçevesinde serbestce (toplantı,göteri) yapamıyorsak orada Demokrasiden bahsetmek mümkün mü?Seçilen,bana oy verdiniz ben sizin adınıza yönetirim "işime karışmayıun gidin evinizde oturun" diyebilir mi?Seçilen kişilerin ne amaçla çalıştıkları,yapmış oldukları icraat kişiliklerindeki "FIRTA" baglıdır."KENDİ DEVLETİNİ HALKIN ÜZERİNDE GÖREN " toplumlarda,Demokrasiden söz edilemez! Yani,'EGİTİM' bir topluma yeteri kadar işlememişse, o sistemin adı Demokrasi veya başka bir sistem olmuş ne fark ederki? 2009 yerel seçimnlerinde vatandaşın %83'ü sandıga giderek oy kullanmış,bu durmda ne oluyor,bulundugumuz durmdan devamlı yakınıyoruz ama,hiç bir eylemde bulunmuyoruz.Bir oyun işe yarayıp yararamaması söz konusu degil,ast olan bu toplumun bireylerinin işe yarayıp yaramadıgıdır!Bu durumda,kişisel fikirlerimizi ifade edememenin acizligi içerisinde bocalayıp durmaktır.Seçim zamanı keyfi oyunu kullanmayan bir vatandaşın,seçim sonrası yapılan yanlış icraatlardan yakınması dogrudan "aptallıktır" dişye düşünüyoırum."Devlete,tüm yetki ve gücü" vermediginin bilincinde olan saglam beyinliler,evinde(cekirdek çitleyip,çay demleyerek) olan biteni seyretmiyerek uyanık olacaklardır!Şimdi önümüzde "CUMHURBAŞKANLIGI" seçimi var vatanımıza mMilletimize hayırlı olması dilegimle.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)